15 Ocak 2010 Cuma

Ederi Bu Mu ?


Öncelikle , bir özür ile başlayalım.
Lig tatile girdiğinden beri, bu blog da biraz tembelleşti. 1 aydır entry kıtlığı vardı ; bunun için özürler bizden ; takibe devam sizen diyelim ve gündemin ağır topuyla sezonu açalım..

Kulüplerin gözü aydın ; önümüzdeki sene harcayacakları harçlıkları belli oldu. Sevgili Süper Lig Kulüplerimiz önümüzdeki 4 yıl , bundan önceki 4 yıldır harcadıklarının iki katını çarçur etme şansına sahipler. DigiBaba'larının gönlünden onlar için senede kemiksiz 321 milyon dolar koptu..

Türkiye'nin en meşhur ihalesinin gündeme girişi aslında yazın başında Aziz Yıldırım , Adnan Polat ve Sadri Şener'in katıldığı Uğur Dündar'ın Arena programında olmuştu. Aziz Başkan orada yeni ihale bedelini direk açıklamıştı ;
" 400 milyon dolardan aşağı olursa FB'yi havuzdan çekerim "

Birçok insan , o gün için bu miktarı önemsememiş , "Başkan uçuyo" diye düşünmüştü, benimse kafamda o günden bugüne ihalenin bu sonuçla biteceği fikri vardı. Öyle de oldu ;
A, B ve C paketlerinin toplam bedeli net 375 milyon dolar olarak sonuçlandı.
Aziz Yıldırım'ın TFF, Kulüpler Birliği, ve futbolun diğer kurumları üstünde var olan etkisinin ,O'nun şahsından kaynaklı olarak Fenerbahçe'ye yaranmaya çalışan bir futbol kamuoyu olduğunun en büyük kanıtıdır bu bedel..


Burada sorulması gereken esas sorular geliyor akla ;

1 - Turkcell Süper Lig bu kadar eder mi?

Birbirimiz kandırmayalım ; televizyon kanallarının çokluğu ve rekabeti sayesinde hepimiz Türkiye Ligi'ni de , Avrupa'nın diğer bütün önemli liglerini de evimizde takip ediyoruz. Futbolumuzun oyun kalitesi , oyuncu kalitesi , hadi bunları da geçtim ; oyunun oynandığı ortamın kalitesi Avrupa'nın büyük liglerinin ne kadar gerisinde olduğunu bir kez daha söylememe gerek yok..Bu ligde sadece İstanbul'da maç oynanmıyor ; Diyarbakırda, Sivas'ta, Elazığ'da, Van'da da Turkcell Süper Lig maçları var ve buralardaki fiziksel ortam henüz İngiltere veya Almanya'nın 4.ligleri seviyesinde. En büyük stadlarımız bile çağın çok gerisinde (Ör:Ali Sami Yen)..
İhale edilen aslında tüm bunların toplam kalitesi ;
Bu yüzden ederi değil diyorum ;

2 - Yayın ihalesinin bedeli Avrupa'da kaçıncı sırada ?

Turkcell Süper Lig Avrupa'nın 6. büyük ekonomisi. Dünkü ihalenin 321 milyon dolarlık bedeli ise 5.liğe yerleşti. Fikir vermek açısından yayın haklarının en pahalı olduğu lig 700 milyon dolarlık bedelle İngiltere Premier Ligi. Ancak, burada düşünülmesi gereken daha önemli bir nokta var ;
Önümüzdeki 5 büyük ligin ekonomisinde yayın haklarının payı %35-50 civarı iken, bizim ligimizin değerinin % 85 - %90'ını oluşturuyor yayın hakları geliri..Yani, yayıncı kuruluşun aktardığı paralar olmasa ligimizin yarattığı başka gelir kaynakları yok denecek kadar az. Takımlarımız forma ve ürün satışından (merchandising), sponsorluk ve lisans anlaşmalarından , stadyumlarından veya oyuncu alım-satımından para kazanamıyorlar. Varsa, yoksa Dıgıturk ve İddia'dan gelecek paralara bakıyorlar. Yöneticilerin kolayına da gidiyor bu yöntem ; ne de olsa yayın haklarından ligin sonuncusu bile 15 - 20 milyon dolar arası para alıyor. Başka gelir kaynakları yaratmaya , bunun için emek harcamaya ne gerek..

3 - Yaratılan bu kaynak nasıl değerlendirilecek ?

Bizde bugüne kadarki yöntem değerlendirmek değil harcamak , tüketmek , çarçur etmek şeklinde anlatılabilir. Bundan sonrası da böyle olursa 4 - 5 yıl sonra ligimize 100 milyon dolar verecek bir yatırımcı bile bulunamayabilir..Digiturk, Ertan Özertem'in de ihaşeden sonra söylediği gibi kendi üzerine düşenden fazlasını son kez yapıyor ve karşılığında TFF ve kulüplerden de bu kaynakla kendilerini geliştirip , lige katma değer yaratmalarını bekliyor.

1 yorum:

  1. Bir topluma kültürden önce para girerse,o toplum tümüyle bozulur derler.Bu nedenle önümüzdeki yıllarda daha kötü durumlara düşmemek için şimdiden her konuda (stad yapımı,küfür,güvenlik,keyfi transfer,niteliksiz yönetici,alt yapı eğitimi vs.)geniş önlemler alınmalı ve sıkıca takip edilip denetlenmelidir.Avrupa standardı ancak böyle yakalanabilir.

    YanıtlaSil